19 Eylül 2014 Cuma

Çakıl Taşlarına Hayat Verin

Bir yengeç burcu olarak, evime düşkünümdür. Evcimik bir kızdım, evcimik de bir hatun oldum vesselam. Hiç rahat durmam, fırsat buldukça ve sıkıldıkça evdeki eşyaların yerlerini değiştirir, süslerin püslerin renkleriyle oynar, devamlı eskilerden yeni ortamlar ve dekorlar yaratmaya çalışırım.
Kocam müsade etse (daha doğrusu yardım etse:) ) 3-4 ayda bir duvarların renklerini bile değiştiririm doğrusu.
Hal böyle olunca, eldeki malzemeler bir müddet sonra yetmiyor şu maymun iştahıma. E ben de ne yapıyorum? Çıkıyorum yürüyüşlere, spor bahane keşfetmek şahane hesabı. Nerde kozalar, çakıl taşı, kuru dal, solmuş çiçek toplayıp getiriyorum eve. Hem bana meşgale oluyor, hem de oğlumla el işi aktiviteleri yapmış oluyoruz.
Geçtiğimiz yıllardan birinde gittiğimiz Seferihisar'dan torbalarca renkli çakıl taşları toplamıştık. O zaman niyetimiz büyükçe bir akvaryum yapmaktı. Zira, fiyatları araştırınca bu hevesten vazgeçtik, ama çakıl taşlarını tee İzmir'lerden İstanbul'lara taşımıştık bir kere. Ben de düşündüüümmmm taşındıımmm sonunda bu taşlarınıın hiç değilse bir kısmını eritmeye karar verdim.
Aklıma ne zamandır balkonumda tıngırdamasını istediğim ve bir türlü alamadığım rüzgar çanı geldi. Sıvadım kolları ve evde çakıl taşlarından rüzgar çanı yapabileceğim ne kadar malzemem varsa hepsini döktüm balkon masasının üzerine. Çeşitli kombinasyon ve elemeler neticesinde şu ana malzemeler kaldı geriye:
*Çakıl taşları :)
*Keten ip (tesisatta kullanılan ham keten ip)
*Oğlumun artık kullanmadığı tırmık-kova-kürek üçlemesinin kovasına takılan, yaklaşık 15 cm çapındaki plastik kum eleği
*Gümüş renk sprey boya (yapı marketlerde satılanlardan)
*Yapıştırıcı (Bally)
İşe plastik eleği bir gazete kağıdının üzerinde sprey boya ile boyayarak başladım. Bu aşamada oğlumu balkona, yanıma çıkartmadım, çünkü bu sprey boyalar oldukça keskin kokulu ve zararlı maddelerin ortamda uçuşmalarına neden oluyor. Sonra, keten ipleri bir güzel eşit uzunlukta ince demetler halinde kestim. Bu iplerden 6 demeti, eleğin en dıştaki deliklerinden birbirlerine eşit uzaklıkta olacak şekilde geçirip bağladım. İplerin boyları yaklaşık 40 cm civarında idi. Bu 6 demet ipin her birine, birbirinden eşit aralıklarda 2-3 er düğüm atıp bu düğüm yerlerine yapıştırıcı ile orta boy ve değişik renklerde çakıl taşlarını yapıştırdım ve olay mahallini yapıştırıcı kuruyup taşları sımsıkı tutana kadar terk ettim. Son olarak, yapıştırıcı kuruyunca eleği kaldırıp taşların sağlamlığını test ettim. Her şey ok. Ve tabi ki son işlem olarak da eleği bir yere asabilmek için kalan keten iplerden deliklere geçirmek suretiyle bir askı aparatı yaptım. Fotoğraflarını aşağıda görmekte olduğunuz bu el yapımı göz nuru rüzgar çanımı da balkonumda kümbet gibi duran sevimsiz klima motorunun altındaki metal ayaklardan birine asarak, motoru bir nebze şirin hale getirdim. Bakiim... Hmmm... Ya da bana öyle geliyor :)))
Motor hala sevimsiz olsa da, o köşeyi tablo ve canlı çiçeklerimle süsleyip, hafif bir Bodrum köşesi haline getirerek ambiansı tamamladım. Eh, benden de bu kadar :)

 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder